Ekim ayı sonbahar rüzgârlarıyla beraber yaprak dökümlerini de getirdi. Bunlardan biri Halit Kıvanç’ın vefat haberiydi.
Yıllar önce onun sohbetine katılmış, temiz Türkçesine hayran kalmıştım. Türk halkına temiz Türkçe ile saygın ve eğitici çalışmalarıyla hizmet vermesinden dolayı, Türkiye Milli Olimpiyat Komitesi tarafından kariyer dalında büyük ödüle layık görülmüştü.
Hoş bir sohbet ortamında gerçekleşen söyleşide Kıvanç; iki saat boyunca hayatından, eğitiminden, evliliğinden bahsetmişti. Dinçliğinden ve esprilerinden hiç bir şey kaybetmeyen Kıvanç, TRT’deki programlarından tutunda, BBC deki çalışmalarına kadar birçok şeyden bahsetmişti. İçerik olarak eğitici ve öğretici olan programda evlilikle ilgili anılarını anlatırken tavsiyelerde de bulunmuştu.
Hâkim, gazeteci, yazar, spiker, sanat adamı Halit Kıvanç’ın, Aydın Engin’le yaptığı söyleşi: “Bir Koltukta Kaç Karpuz” adı altında toplanıp, İş Bankası Kültür Yayınları tarafından piyasaya sunulmuştu.
1959 yılında “Ve Allah Gazeteciyi Yarattı” kitabı çıktı.
2006 yılında: “Ağlama Palyaço Makyajın Bozulur” kitabı Türkiye İş Bankası tarafından yayımlanmıştı.
Müjdat Gezen ile yaptığı söyleşi de yaşamını; “Tele Safir” kitabında da televizyonculuğu anlatmıştı.
Bu kadar çok yönlü Kıvanç’ın başarıları anlata anlata bitmiyordu ama bir de es geçilmeyecek bir yönü vardı ki o da; spor. Yıllarca TRT radyolarınki canlı yayınlardan yükselen, unutulmayan sesi; “Gollll!”
On yedi yaşında, genç bir gazeteci olarak Pele ile yaptığı röportajla efsane olmuştur.
Olimpiyatlar ve büyük spor karşılaşmaları ile FIFA Dünya Kupası’nı sunan spikerdir.
Ne kadar spor spikeri olarak anımsasak da, 23 Nisan’da Çocuk Bayramı Şenlikleri’nde sunuculuk yapmıştır.
Kültür, sanat programları yapıp, eğlence programları sunmuştur; “Haydi, anlat bakalım!” unutulmayan klasiğiydi. Halit Kıvanç bilgi yarışması sunmuştu.
İşini düzgün yapmaya çalışan bu güzel insan, İstanbul Radyosunda çalışmış, televizyonun siyah beyaz günlerinde, o naif sesiyle yarışmalar sunmuştu. Bu yüzden ailemizin bir parçası gibiydi.
Yazarlık yanında yöneticilik yapmış. İstanbul Ekspres, Son Saat, Tan, Milliyet, Yeni İstanbul, Tercüman, Hürriyet, Güneş gibi kurumlar da çalışmıştır.
Bütün bu özelliklerinden dolayı, 2005’te Altın Koza Film Festivali’nde Yaşam Boyu Onur Ödülü’ne layık görülmüştür.
Sürekli gülümseyen bu insana TSYD gülen resmini asarak veda etti.
Onun ölümüyle beraber bir devir kapanmış oldu…
Geçen 97 yılda, neşesinden, esprisinden, hayata ümitle bakan yüreğinden hiç bir şey kaybetmeyen Halit Kıvanç’ı rahmetle anıyorum!…
Neslihan Minel
